SALAK ŞEY... Salaksın oğlum sen ver hadi elini seni kurtarayım hayat denen ucuz faihşeden . Cümlelerini bitirirken yüzündeki o kararlı bakışları bir an gözüme takıldı,aslında yalan söylüyordu kendi hayatı da benimkinden farksız değildi.Haydar iyi adamdı ama yalan söylemeyi sever hatta o yalana o kadar kendini kaptırırdı ki kendi bile bir an gerçek söylüyorum hissine kapılırdı. Ha bu arada muhabbetin ortasından başladım yine pardon. Balatta sote bir mekanda inzibatların göremeyeceği bir yerde Haydar'la iki kadeh yudumlayıp yolumuza bakacaktık hani . Oltaları denize attık .Yine deniz tıpkı naz eden bir kız edasıyla koklatmıyordu güzelliğinden.
ZENGİLİK... Zengin misin oğlum sen yine en kalite şaraplarda almışsın,ya sana ne diyecektim bak aklım geldi. Ben sana anlatmışmıydım , Ney dostum. Gülümseyerek bir taraftanda oltayı hafif hafif kendine doğru çekerek . Bir zamanlar zengin olduğumu. Hayır.Boş bir bakışla anlamsızca yüzüme baktı. doğru ya Haydar zenginlik nedir bilmez ki zaten bu kez yalan söyleyemedi ve seni bu hayattan kurtaracağım oğlum...
Yorumlar
Yorum Gönder